BUGÜN, ailemizin en yeni üyesi; Pazarlama ve Satış Yöneticimiz Ertuğ Silay ile birlikteyiz... Bilkent Üniversitesi mezunu İzmirli Silay, TÜSİAD’ta başladığı profesyonel yaşamını Tütünbank Fon Yönetimi, Vestel Dış Ticaret, Ülker Spor Sponsorlukları ve son olarak Galatasaray Pazarlama ve İletişim Direktörü olarak devam ettiren Silay, İsviçre’de geçirdiği üç yılın ardından ailemize katıldı.
Sportif pazarlama alanında ülkemizin önemli isimleri arasında yer alan, Galatasaray’ın Nike başta olmak üzere Nikon gibi global firmalarla yaptığı anlaşmaları yöneten GSBonus ve GSMobile gibi yeni iş modellerini hayata geçiren Silay, 1 Aralık 2015 tarihinden bu yana Altınordu’muzda Pazarlama ve Satış Yöneticisi olarak görev yapıyor.
Silay ile uzmanlık alanıyla ilgili geniş çaplı bir röportaj yaptık… İşte o röportaj…
5 BÜYÜK LİGİN GERİSİNDEYİZ
“Türkiye’de sportif sponsorluk rakamları, Avrupa’nın 5 büyük liginin çok gerisinde. Markaların sponsorluğa bakışını etkileyen en önemli iki faktör; profesyonel iş ortamının kulüp-dernek yapısında olmaması ve yönetici kadroların sürekliliğinin olmamasıdır. Ülkemizdeki dernek modellerindeki çokça değişen yönetim yapıları ve kısa vadeli planlamalar, kulüp-marka işbirliklerinin önündeki en büyük engel olarak görünüyor. Markalar, minimum 3-5 yıl gibi uzun vadeli bir işbirliği modeli ile kulüplerle birlikte yürümek isterken, mevcut zemin ne yazık ki buna engel oluyor.
UZUN SÜRELİ İŞ BİRLİĞİ ÖNEMLİ
Oysa Manchester United-AON, Arsenal-Emirates ve Bayern Münih-Allianz gibi işbirlikleri, uzun süreli iş birliklerinin en güzel örnekleri. ABD’de ise özellikle NBA ve NFL tarafında çok daha uzun süreli sportif sponsorluklara ve çok sayıda kulüp/stat isim sponsorluklarını görüyoruz. Hepsinden önemlisi, bankalar aktif olarak sporun merkezinde yer alıyorlar. Başınızı buradan çevirip Türkiye ölçeğine baktığınızda bankacılık sektöründe sadece kamu bankalarının tüm sponsorluk yükünü omuzladığını görürsünüz.
F.BAHÇE VE G.SARAY AVANTAJLI
Fenerbahçe ve Galatasaray, profesyonel yönetim anlayışları, taraftar sayıları ve süreklilikleri ile ülkemizde markaların en çok tercih ettiği iki kulüp konumunda. Beşiktaş, Trabzonspor ve sonrasında Bursaspor’u da bu kategoriye koyabiliriz. Uzun vadeli planlamaya açık bu kulüpler, tabi ki önemli bir avantaja sahipler. Diğer yandan markaların, özellikle basketbola yatırım yaptıklarını görmemiz mümkün. Çünkü burada marka, görünürlüğü futbol kadar yüksek olmasa da uygun fiyatlara sponsorluklar yapabiliyor.
STAT, BÜYÜK SORUN
Ölçeği biraz daha küçültüp İzmir’e baktığınızda ise marka-kulüp iş birliklerinin iyiden iyiye küçüldüğüne tanık oluyoruz. Bundan en büyük etken, Süper Lig’de bir temsilcinin olmaması gibi görünüyor. Bu zincirleme bir reaksiyon. Süper Lig’de takımın yoksa TV’de görünme oranın düşüyor, gazetelerin ulusal sayfalarında daha az görünüyorsun, bunların sonucunda da markanın seni tercih sebebi düşmeye başlıyor. Buna bir de stat sorununu eklerseniz fotoğrafı daha net görebilirsiniz.
ALTINORDU ÇOK UYGUN
Bu noktada farklı bir yapıyı hareket geçirmek gerekiyor ki, Altınordu buna çok uygun. Altınordu sempatik… Çocuklar ve annelere dokunuyor… Stabil bir yapısı var… Kısa, orta ve uzun vadeli planları net olarak belirlenmiş…. Görünürlüğü ise, şirket statüsünde yönetilmeye başlanan son 3 yılda yapılanlarla birlikte yükseliş trendinde… Gün geçtikçe artan izleyici kitlesi tarafından saygı ve merakla izlenmekte… Yani bir markanın birlikte yürümesi için şartlar uygun ve gelişiyor… 5 binin üzerindeki futbol okulu öğrencisi, 2023 yılında Avrupa Kupaları hedefi, son 3.5 yılda 25 milli oyuncusu olması, Avrupa’nın en modern tesisleri ise bu avantajı daha da pekiştiriyor.
SÜREKLİ İLETİŞİM HALİNDEYİZ
Altınordu, futbol okullarında her gün anne-babalarla birlikte 20 bin kişiye dokunuyor. U6’dan A’ya kadar 14 ayrı takımda 300’ün üzerinde sporcusu var ki bu rakam, sanırım ülkemizde hiçbir kulüpte yoktur… 3,5 yılda yapılan sahalar, kazanılan iki şampiyonluk, U13 takımının Türkiye şampiyonluğu… Bunlar bir marka için gerçekten ciddi tercih sebepleri. Sosyal medya hesaplarında 40 bin takipçi var… Web sitesi aktif… Yani her gün yaklaşık 100 bin kişiyle sürekli iletişim halindeyiz. Kısacası, Altınordu son dönemin en önemli markası ve sürekli de gelişiyor.
U12 İZMİR CUP, ÖNEMLİ
Uluslararası turnuvalar, Altınordu’yu sektörde farklı bir konuma yükseltmiş durumda. U12 İzmir Cup, kısa sürede Avrupa’nın en prestijli çocuk futbol turnuvaları arasına girdi. Ulusal kanallarda 7 saate yakın haber olan, 400’e yakın gazete haberi çıkan bir organizasyon, futbol ve çocuğu buluşturmayı hedefleyen markalar için yeni dönemde tercih sebebi olacak. 8 takımla başlayan U12 İzmir Cup, bu sene en az 60’ı yabancı toplam 80 takımın katılacağı dev bir organizasyon oldu. U11 Balkan Cup, U15 Kalimerhaba Cup da bu bakış açısını destekleyen turnuvalar. Bizim bu noktada hedefimiz; bizimle birlikte yürüyebilecek, yapımıza uygun markalarla, uzun vadeli iş birliklerine girmek olacaktır.